Note sull'episodio
Türkiye'de iddianameler tarihine bakarsanız; sıklıkla siyasi tartışmaların merkezinde bulunduğunu, toplumsal kutuplaşmanın sembollerine dönüştüğünü, medya üzerinden dolaşıma girerek siyasetin parçası hâline geldiğini görürsünüz...
Ülkemizde iddianameler, hukuki olduğu kadar daima siyasal ve kültürel metin olarak ele alındı. Toplumun bir kısmı iddianameyi “hakikatin ifşası” olarak görürken, diğer kısmı onu “siyasi operasyon” olarak değerlendirdi.
Bir toplum neden bir iddianameye inanır? Ya da niçin inanmaz?
Soruya, felsefi düşünce geleneklerinin sunduğu kavramlarla yanıt bulmaya çalıştım...